ürkiye’de dizi filmlere ilişkin gelişmeler televizyonda ticari yayıncılığın başladığı, kanal sayısının arttığı ve programların çeşitlendiği 1990’lı yıllara denk gelmektedir. Bu yıllarda, izleyici ilgisi belirginleşmeye, artmaya ve yoğunlaşmaya başlamıştır. Artan kanal ve izleyici sayısıyla paralel olarak televizyon içeriklerine olan talep artmış, talebi karşılama adına en iyi çözüm yolu olarak dizi filmler ortaya çıkmıştır. 2000’li yılların başından bu yana Türk dizilerinin içeriği zenginleşmiş, görsel kalitesi ve teknik seviyesi gelişmiş, üst düzeye çıkmıştır.
Uluslararası alanda ihraç edilen ilk Türk dizisi, 1981'de Fransa'ya satışı yapılan 1975 yapımı TRT dizisi "Aşk-ı Memnu"dur.” 2000’li yıllarda ise Türk dizilerinin ihracatının ilk olarak “Deli Yürek” dizisi ile başladığı kabul edilmektedir. 2001 yılında Kazakistan’a satılan “Deli Yürek”, yurt dışına lisanslanan ilk Türk dizisi olma özelliğine sahip olmasının yanı sıra, Kazakistan’da 10 kez yayınlanarak eşine ender rastlanan bir başarıya ulaşmıştır. 2006 yılında ise Dubai merkezli MBC (Middle East Broadcasting Center) yayın kuruluşuna “Gümüş” ve “Ihlamurlar Altında” dizilerinin satılması ve her iki dizinin de yoğun ilgiyle karşılaşması Türk dizi film ihracatının dönüm noktalarından birisi olmuştur.
Türkiye’de her yıl yüzün üzerinde dizi üretilmektedir. Üretilen diziler 152 ülkeye ihraç edilmektedir. ABD’den Şili’ye, Çin’den Rusya’ya dünyanın dört bir yanına pazarlanan Türk dizilerinin hâlihazırda 600 milyon izleyicisi olduğu öngörülmektedir. Türkiye dizi ihracatında dünyada ilk 5 ülke arasında yer almaktadır.
Türk dizi filmlerinin başarısı ihracat ile sınırlı kalmamış kalite olarak da üst düzey yapımlar gerçekleştirilmiştir. Televizyon sektörünün en prestijli ödüllerinden olan ve 11 kategoride toplam 18 ülkeden dizilerin katıldığı, Uluslararası Emmy Ödülleri’nde Ay Yapım’ın “Şahsiyet” isimli dizisinin başrol oyuncusu Haluk Bilginer 2019 yılında “En İyi Erkek Oyuncu” ödülünü kazanmıştır. Yine 2017 yılında Emmy Ödülleri’nde başrollerini Burak Özçivit ve Neslihan Atagül’ün paylaştığı “Kara Sevda” dizisi En İyi Uluslararası Dizi ödülünün sahibi olmuştur.
Çoğu ülkede dizilerimizin Türkçe olarak yayınlanması dilimizin tanıtımına büyük katkı sağlamakta, Türkçe öğrenmek isteyenlerin sayısı her geçen gün artmaktadır. Dünyanın dört bir yanında çok sayıda dizinin düzenli bir biçimde gösterilmesi Türkiye imajının yerleşmesine ve gelişmesine katkı sağlamaktadır.
Türk dizi ihracatı, başta film turizmi olmak üzere diğer sektörler üzerinde önemli etkiler oluşturmaktadır. Turizm potansiyeli yüksek olan ülkemize gelen turist sayılarında yaşanan artışta dizilerimizin etkisi; turizm istatistiklerinden, çekim mekânlarının ziyaretlerinden ve son dönemde gerçekleştirilen düğün turizminden açıkça görülmektedir.
“BENİM TÜRKİYEM”
Siz de sizin gözünüzden Türkiye'yi anlatarak bize katkıda bulunabilirsiniz.